Her şeyin başlangıcı – kenevirin kapalı şartlarda yetiştirilmek üzere tohumlarının ekilmesi hakkında detaylı anlatıyoruz.Tüm malzemeler kurulmuş, tüm göstergeler ölçülmüş, yetiştirme kaplarına uygun zemin dolduruldu, tohumlar çimlendirilmiş diyelim. Çok önemli bir an – ekini toprağa yerleştirme anı geliyor. Yetiştirdiğim bitki döngüsünün sayısı ondan çok daha fazla olmuş olsa da benim için bu an her zaman heyecan vericidir.

Zaten tohum ekildikten sonra ilk günler ve haftalar – en çok sinir bozucudur. Sabırsızlıkla ekinleri bekliyorsun ve zaten çıkacak mı yok mu diye heyecanlanıyorsun, titreyerek ilk yaş yaprakların mutasyonlarını takip ediyorsun. Sizin için nasıl bilmiyorum, benim içinse benim fidelerim – evcil hayvan yavruları gibidirler. Gerçi lirik yeter, ayrıntılara geçelim.

Peki, ekime ne ile başlayalım? Tohumların çimlenip çimlenmediğini kontrol etmekle. Bununla ilgili birkaç söz söyleyeceğim. Şahsen ben, tohumları klasik yöntemle fazla gereksiz hareket yapmadan çimlendiririm: pamuklu disk, tabak, su (bitkileri daha sonra suladığım markaya ait) ve poşet. Yıllarca bu yöntem, beni bir kez bile mahcup etmedi – söz konusu popüler tohum bankalarının tohumlarıysa neredeyse her şey çimlendi. Bir kez ünlü Auto AK’nin bonuslarıyla ciddi bir sıkıntı olup, on tohumdan sadece bir tanesi çimlendi, ama ben tohumların kalitesinden şüpheleniyorum (mister Semyanıç’a selam). Diğer durumlarda hiçbir sıkıntım olmadı.

Tohumların yere ekilmek için yeterince çimlenmiş olması nasıl kontrol edilir? Ben pek rahatsız etmiyorum. Beyaz kök göründü mü – yere ekiyorum. Tahminen fotoğraftaki gibi.

Ama kök daha uzun olursa hiç sorun yok, hatta böyle daha tercihli. Ancak ben beklemeyi sevmem. Genelde tohumlar ne kadar hızlı çimlenir? 12 saat ile birkaç gün arasında (hatta bir hafta ve daha uzun süre olduğu durumlar hakkında duydum). Tohumlar ne kadar eski olursa o kadar uzun süre çimlenir. Ama daha sık ve ortalama süre – tam bir gün.

Tohumları doğru ekme yöntemi nedir? Herkesin kendi yöntemi vardır, bense bu işleme sade bir şekilde ve fazla bir şey uydurmadan yaparım – ekimden önce açılacak çukurun yerini sularım. Yaklaşık 100-150 gram su koyuyorum. Yani fazla su koymayınız. Hem sakın yetiştirme boksunun tamamını sulayıp, bataklığa dönüştürmeyin! Gerçi BioBizz firmasından özel zemin aldıysanız üretici tam böyle yapmayı tavsiye eder. Sade bir zemin söz konusuysa sadece çukurun açılacak yeri sulayınız.

Sonra parmağımla yaklaşık 1 santimlik çukur açarım.

Yine parmaklarımla tohumu alıyorum ve dikkatlice beyaz köküyle aşağıya doğru yerleştiriyorum. Chat’ta bu beyaz kökü bitki filizi sanıp, onu yukarıya doğru koymayı tavsiye edildiğini defalarca görmüşlüğüm var. Hayır! Bu bitkinin köküdür. Bitkinin kendisi henüz daha tohumun çekirdeğindedir.

Daha sonra içinde tohumun olduğu çukuru kuru toprakla doldururum (böyle alışkanmışım vardır, nedense tohumu çamurla kapatmayı sevmem) ve sonra dikkatli bir şekilde sularım. Fakat direkt bardaktan ya da şişeden değil. Çünkü şiddetli bir su akışı tohumu dışarıya çıkarabilir ya da ters çevirebilir. Ben suyu avcuma dökerim ve su yavaşça akarak tohumu fazla rahatsız etmeden çukuru ıslatır.

Ayrıca ben, sulamış olduğun yere kuru toprak seriyorum. Böylece toprak daha yavaş kurur, bana göre.

İşte bu kadar. Tohumlar ekilmiştir. Ben yetiştirme kabını sıcak olmayan bir yere alıp, bekliyorum. Çoğu zaman ekinler 3-4 günde baş gösterir (burası ekim derinliğine bağlıdır). Bazen filizlerin bir günlük arayla çıktığı oluyor, dolayısıyla ben onları hemen yetiştirme boksuna yerleştirmem. Hangisi ilk çimlenmişse onu boksa yerleştirir, ışığı açarım.

Neden illa böyle mi yapıyorum? Çünkü HPS lambasının sıcak ışınlarının altında ıslak zemin ısınıp, kabuk bağlayabilir, o zaman filizin çıkması daha zor olacaktır. Filizin asla çıkamadığı durumlar da olmuştur…

Gördüğümüz gibi zor bir şey yoktur. Umarım ki hiçbir şey unutmamışımdır.

Başarılar dilerim!