Farmasötik antidepresanların aksine kenevirin, izole edilmiş ve farklı psikolojik rahatsızlıklardan mustarip olan insanlar arasındaki tüketim yaygınlığını açıklayabilecek etken, çok daha erişilebilir ve etkili olmasıdır (özellikle terapötik etkinin tezahür hızı). Bazı sosyolog bilim adamları yalnız insanlar arasında kenevir tüketiminin yaygınlığının sebebinin, bitkinin aktif maddelerin sosyal izolasyonun neden olduğu stres ve psikolojik rahatsızlıkların seviyelerini son derece etkili bir şekilde azaltma yeteneği ile açıklanabilir olduğunu varsaymaktadır. Kentucky üniversitesinden bir grup bilim adamı, 2013’te, ABD’de “yalnızlık salgını” olarak adlandırılan araştırmanın sonucunu yayınladı, birkaç uzman raporda belirttiği üzere kenevirin “sosyal açlık” hissini azaltmanın oldukça etkili bir aracı olduğunu belirtti.
Toplanan tüm verilere göre, sınırlı miktarda kenevir kullanımı kronik ve akut yalnızlık formlarından mustarip insanların psikolojisine oldukça belirgin terapötik etkiye neden olduğu söylenebilir. Daha net olmak gerekirse, düzenli olarak kenevir kullanan yalnız insanların doldurdukları anketlerden, kişilerin olumsuz duygular ve yaşam stresiyle daha hızlı başa çıktıklarını göstermektedir. Buna ek olarak kişilerin kendi benlik saygısını geliştirmelerine, sinirlilik ve depresyon durumundan daha hızlı çıkmalarına ve sosyal durumlarda kendilerini kapatmamalarına izin vermektedir. Başka bir deyişle her şey şuna işaret ediyor ki: fiziksel ağrı duygusuna ek olarak kenevir duygusal ağrı ve rahatsızlık ile başa çıkmak için son derece etkili bir araç olabilir ve yalnızlık temelinde depresyon tedavisinde bitki her derde deva olarak kullanılabilir.
Tüm kriterlere göre kenevir depresyon, stres, sinirlilik, yalnızlık veya psikozdan mustarip insanlar için, rahatsızlıklarının semptomlarını aşmalarına ve sosyal alanda işlev görmelerine yardımcı olmak için oldukça rahat bir “koltuk değneği” dir. Bununla birlikte bu rahatsızlıkların diğer tedavi yöntemleri göz ardı edilmeden tedavi edilmeli ve düzenli bastırmalara güvenilmemelidir. Koltuk değneği analojisi ile devam ederek, kenevirin psikolojik rahatsızlık yaşayan ve başka bir destek aracı olmayan insanlar için güvenilir ve uygun fiyatlı bir destek aracı olduğunu söylenebilir. Ancak güvenirliliğine rağmen, hayatın geri kalanında sürekli olarak böyle bir “koltuk değneğine” güvenmek sağlıksız ve üzücü bir perspektiftir.
Kendini keşfetme ve geliştirme için kenevir kullanmanın avantajları
Tabii ki keneviri “tek başına” kullanmayı sevenler, sadece psikolojik rahatsızlıklar, stres veya yalnızlıktan mustarip insanlar tarafından kullanılmamaktadır. Kişisel deneyimime göre şunu diyebilirim ki: kenevir insanlar arasında dostça bir temas kurmak için harika bir araç, aynı zamanda kendi kendini keşfetme “ego meditasyonu” ve yaratıcı çalışma için inanılmaz çok yönlü ve çok fonksiyonlu bir araç olduğunu söyleyebiliriz, bu da neden psikolojik hastalıklardan mustarip insanların genellikle kendilerini kanabinoidler tarafından sürekli şarj ettiğini açıklamaktadır.
Dünya çapında milyonlarca kenevir tüketicisinin yanı sıra, yüzyıllar boyunca kenevirin lehine birçok ünlü, filozoflar, akademisyenler ve kültür figürleri düşüncelerini dile getirdi. Bob Marley kenevir tüketimi hakkında “ganja içmek, kişinin ruhunu önünde ortaya koymaktadır” ve “kişiliğinizin tüm iç dünyası aniden sanki avucunuzun üstünde gibi görünür” demişti. Tabii ki birçok kenevir tüketicisinin gözlemlediği üzere kenevirin bilincinizin en derin noktalarından çevrenizdeki dünya veya kendi hakkınızda pek hoş olmayan düşünceleri çıkarabildiğinin farkındalar, ancak çoğu kenevir kullanıcısının kabul ettiği nokta, kenevir kişinin varlığının tüm yönlerini görmesini sağlayan ve sadece eğlence amaçlı değil, aynı zamanda hayatınızı verimli bir şekilde değiştirmenizi sağlayan yapıcı bir araç konumunu almakta.
Kenevirin eğlence amaçlı değil meditatif kullanımı lehine, 70’li yıllarda ünlü olan astronom, yazar-fantast ve biliminin yaygınlaştırıcısı olan Carl Sagan, kenevirin sadece eğlenmek için bir araç olmadığını ve kendini keşfetme ve kişisel gelişim için insanlığa doğa tarafından verilen bir hediye olduğunu savundu. 1971 yılında Carl Sagan “Bay X” takma adı ile, kenevir özelliklerinin ve onları kullanmanın sadece bireysel kişilerin değil, aynı zamanda bütün toplum tarafından kullanma olasılığını tartışan bir deneme yazdı. “Marijuana Reconsidered” kitabında, Dr. Lester Grinspoon’un yazarlığı altında ve diğer benzer eserlerle yayınlanan derin içe dönük metinde, Sagan “toplum için kenevir sosyal ve felsefi işlevini” destekleyen bir argüman getiriyor.
“Bazen dünyamızın saçma sapan algısının alışılmadık bir durumunu bulur ve çevremizdeki insanların davranışlarında ikiyüzlü ve ikili standartları gördüğümü anlıyorum. Bazen ise bakışlarımı içe çeviriyor ve insanı bariz şeyleri fark etmemeye zorlayan hayali davranış modellerini nasıl takip ettiğimin farkına varıyorum.”
“Bu olağanüstü hâl, inanılmaz bir keşif hissi ile karşılaştırılabilir: sanki aniden gözlerin açılmış ve insan dünyasının deliliğini görmüş gibi. Kenevir oldukça benzer bir duygu yaşamama ve evrenin bazen bizi korkutan ve küçük veya güçsüz hissetmeye zorlayan gerçeklerine karşı “delilik” kelimesini kullanmamın çok yersiz olduğunu anlamamı sağladı.”
Basın çevrelerinde kenevir tüketiminin neden olduğu “anlayış” hissi, madde metabolizmasının tamamlanmasından sonra iz bırakmadan kaybolan bir yanılsama olduğu masalı dönmektedir. Kişisel tecrübelerime dayanarak, bu tür ifadelerin uydurma olduğunu söyleyebilirim: kenevir kullanımı sırasında size açılan şeyler, genellikle bir ömür boyu sizinle kalmaktadır. Aslında sorunun başka bir ayrıntıda saklandığını, yani herkesin sezgilerini takip etmeye hazır olmadığını söyleyebilirim.
